Cezai şart, borçlunun alacaklıya karşı mevcut bir borcu hiç veya gereği gibi yerine getirmemesi halinde ifa etmeyi taahhüt ettiği feri nitelikte bir edimdir. Esasen bir borçlar hukuku kurumu olan cezai şart, bireysel iş sözleşmelerinde de yaygın bir şekilde uygulama alanı bulmaktadır. Cezai şartın en temel amacı, borçlu üzerinde psikolojik (manevi) baskı uygulayarak borçluyu gereği gibi ifaya zorlamaktır. Nitekim sözleşmede bir cezai şart kararlaştırıldığında, cezai şart talebi için zararın kanıtlanması zorunlu olmadığı gibi, alacaklının bir zararının ortaya çıkması da şart değildir. Bunun için asıl borcun ihlal edilmesi yeterlidir. Bu sebeple borçlu borcunu gerektiği gibi yerine getirmek için daha çok çaba harcamak durumunda kalmaktadır. İş hukukunda cezai şartın uygulanması konusunda özellikle sorunlara yol açan husus, daha çok işçi aleyhine öngörülen cezai şarttır. Bunun nedeni, esasen eşit güçlere dayanmayan işçi-işveren ilişkisinde işçinin cezai şart ile iş görme ediminin ifasına zorlanmasının işçi üzerinde orantısız bir baskı oluşturabilmesidir. Nitekim işçi aleyhine öngörülen cezai şartın, tazminat hukukuna ilişkin ilkelerin dolanılması, işçinin fesih hakkının aşırı sınırlanması yoluyla mesleki gelişiminin engellenmesi, işçinin geçim kaynağının tehlikeye düşürülmesi gibi başka sakıncaları da bulunmaktadır. Bu sebeple Türk iş hukukunda cezai şartın geçerliliği ve uygulanması yargı içtihatlarıyla oldukça farklılaşmıştır. Çalışmamızda bireysel iş sözleşmelerinde düzenlenen cezai şartın gösterdiği özellikler irdelenecektir.
Penal clause is an accessory obligation when the debtor engage to pay in the case of he/she does not carry out a debt at all or carry out it properly. Penal clause, which is the concept of obligations law basically, has also been implemented widely in individual labor contracts. The basic aim of penal clause is to force the debtor psychologically to carry out his contractual obligations properly. Indeed, when a penal clause is settled in the contract, incurrence of damage or proof of damage is not a compulsory condition to demand for the penal clause. The violation of a main contractual obligation is adequate requirement to demand for the penal clause. Therefore, the debtor puts more effort forth to carry out the contractual obligations properly. The legal question arising from the implementation of penal clause in labor law is especially the penal clause which is to the detriment of worker to force to run his service. The reason is that, forcing the employee to run his service by penal clause is another and sometimes non-proportional constraint in employee and employer relationship which is not based on equal forces. Besides, there are some other disadvantages of penal clause for employees such as the evasion of the principles of obligations law, prevention of the career development by over restriction of the employee’s termination right of labor contract and the endanger of the employee’s income source. Therefore, by judicial opinions/decisions and legal provisions, the validity and implementation of penal clauses in Turkish labor law is considerably different from the obligations law. In this study, the characteristics of penal clause in individual labor contracts will be examined.